AchtungDu warst längere Zeit nicht aktiv. Zu deiner eigenen Sicherheit beenden wir deshalb in Kürze die Sitzung. Ausloggen
Du bist ausgeloggt! Du bist aus der  Online Beratung ausgeloggt!
Şu dillerde bilgiler:
Bu sayfayı yüksek sesle okuyun

Cinsiyet ve çeşitlilikle ilgili sık sorulan sorular

Hayat renklidir. Ve insanlar, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği söz konusu olduğunda bile birçok yönden farklılık gösterir. Ancak kendini olduğun gibi kabul etme ve kendi isteklerini özgürce ifade edebilme konusunda rahat hissetmek her zaman kolay değildir, çünkü dışarıdan gelen beklentiler rahatsız edici olabilir ve soru işaretleri yaratabilir. LIEBESLEBEN Danışma Hizmeti, kendini olduğun gibi kabul etmene yardımcı olur. Burada konuyla ilgili olarak sık sorulan soruları ve cevaplarını bulacaksın.

Cinsel yönelim ve cinsel çeşitlilik

Cinsel yönelim, kişinin kadınlara mı, erkeklere mi, birkaç cinsiyete mi yoksa tüm cinsiyetlere mi ve eğer öyleyse hangi cinsiyete veya cinsiyetlere çekim hissettiğini tanımlar.

Birçok insan için cinsel yönelim kişiliklerinin merkezi bir parçasıdır. Bu yüzden cinsel kimlikten de söz edilir. Cinsel kimlik sadece kişinin kime çekim hissettiğini tanımlamakla kalmaz, kendi durumunu, bireysel deneyimlerini ve kişisel algısını da kapsar. Ama cinsel yönelimin ne olursa olsun: Cinsellik çok çeşitlidir. Çünkü söz konusu aşk hayatın olduğunda, önemli olan senin bireysel duyguların ve arzularındır. Bu yüzden kendini baskı altına sokma ve kimsenin sana ne yapman gerektiğini söylemesine izin verme, kendi deneyimlerini yaşa ve istediğin kişiyi sev.

Ve bu arada: Sadece cinsel yönelim çeşitlilik göstermekle kalmaz; cinsiyet de öyledir. Buna rağmen bu ikisi çok farklı şeylerdir. Cinsel yönelim, bir kişinin ilgi duyduğu kişilerin cinsiyetine atıfta bulunurken, cinsiyet kimliği, bir kişinin kendisini kendisine atanan cinsiyetle tanımlayıp tanımlamadığı, bunun kendisini uygun ve yeterli bir şekilde tanımlayıp tanımlamadığı sorusuyla ilgilidir. Cinsiyet kimliğinden, kişinin bir veya daha fazla cinsiyete ait olduğuna dair kendi algısı ve hissi anlaşılır.

Cinsel yönelimini tarif etmek istiyorsan, çeşitli terimler kullanabilirsin. Özellikle şunlar yaygındır:

  • Heteroseksüel: Bu terimle, diğer cinsiyetten insanlara çekim duyduğunu ifade edersin.
  • Eşcinsel: Bu terimle de, kendi cinsiyetinden insanlara ilgi duyduğunu ifade etmiş olursun. Eşcinsel için başka terimler de kullanılmaktadır, örneğin »gey«, »lezbiyen« veya »homoseksüel«.

  • Bi(seksüel): Bu terimle, kadınları ve erkekleri çekici bulduğunu ifade edersin.
  • Pan(seksüel): Panseksüeller, hangi cinsiyete veya cinsiyetlere ait olduklarından tümüyle bağımsız olarak, başka insanlara çekim hissederler. Bunun için omniseksüel terimini kullananlar da vardır.
  • Aseksüel: Bu terimle kişi, hangi cinsiyet olursa olsun, hiç birine herhangi bir cinsel çekim hissetmediğini açıkça ifade eder.

Bunlar, cinsel yönelimleri tarif etmek için kullanılan en yaygın terimlerdir. Kendine uygun terim burada yoksa bu da sorun değil, çünkü cinsel yönelim, her bireyin kendisi kadar kişiye özeldir. Yani gönül rahatlığıyla kendi algını en iyi ifade eden terimi kullanabilir ya da yenisini yaratabilirsin. Ya da belirli bir sınıflandırmaya sokulmayı istemiyorsan, her türlü »etiketten« tümüyle uzak da durabilirsin. Bu da tamamıyla uygundur.

Cinsel yönelim konularında büyük bir çeşitlilik vardır. Çünkü herkesin kendi zevkleri, arzuları ve beklentileri vardır. Bazı insanlar diğer cinsiyetlere, bazıları kendi cinsiyetlerine, bazıları da birden fazla cinsiyete aynı anda ilgi duyduklarını hissederler. Bazıları içinse karşı tarafından hangi cinsiyetten olduğu hiç önemli değildir. Bu, insandan insana göre değişir. Bazı insanlar kendilerini lezbiyen veya gey, aseksüel, bi-seksüel veya panseksüel ya da heteroseksüel olarak tanımlar. Bir kişinin cinsel yönelimi de zaman içinde değişebilir. Emin olmamak ya da merak etmekte sorun yok. Kendine baskı yapma, çünkü arzular ve ihtiyaçlar zaman alır ve değişebilir.

Cinsel yönelim söz konusu olduğunda, açılmanın özel bir anlamı vardır. İçeriye açılma sırasında kişi kendi cinsel yönelimiyle yüzleşir. Bu sürecin sonunda, kişi hangi cinsiyete veya cinsiyetlere ilgi duyduğuna dair bir resme sahip olur. Bu genellikle 14 ila 17 yaşları arasında olur.

Dışarıya açılmada, cinsel yöneliminiz hakkında konuşur veya yöneliminizi aileniz gibi diğer insanlara gösterirsiniz. Ancak, kime açılmak istediğinize karar vermek size kalmıştır. Bazı insanlar hiç açılmaz, bazıları ise sadece belirli gruplarda, örneğin arkadaşları arasında açılır. Bu süreç kişiden kişiye farklılık gösterebilir.

Ayrıca: Bir kişinin cinsel yönelimi de zaman içinde değişebilir. Bu da kendiliğinden olur, dışarıdan etkilenmez ya da dışarıdan etkilenebilir değildir. Bu yüzden de, tereddütlü veya meraklı olmakta sorun yoktur. Kendine baskı yapma, çünkü arzular ve ihtiyaçlar zaman alır ve değişebilir.

Cinsel kimlik ve cinsiyet çeşitliliği

Toplumumuzda dışarıdan bakıldığında genellikle sadece kadın ya da erkek olarak görülürüz. Bu sınıflandırmaya ikili cinsiyet sistemi de denir. Oysa cinsiyet konularında da aslında büyük bir çeşitlilik vardır, çünkü insanlar çeşitli konularda birbirlerinden ayrılırlar: Önemli olduğunu düşündüğümüz şeylerde, sevdiğimiz şeylerde, ayrıca hissettiğimiz şeylerde. Bu sadece bizim düşüncelerimiz ve değerlerimizle değil, cinsiyetimizle de, daha doğrusu, cinsiyet kimliğimizle ilgilidir.

Cinsiyet kimliği, kişinin bir veya daha fazla cinsiyete ait olduğuna dair kendi algısı ve hissidir. Böylece doğum esnasında insana bir cinsiyet atanır - genelde erkek veya kadın -, ama kendini atanmış cinsiyetinle özdeşleştirip özdeşleştirmeyeceğin çok farklı şekillerde gerçekleşebilir. Bundan ötürü de cinsiyet çok çeşitlidir.

İnsana genellikle doğum esnasında dışarıdan bir kimlik atanır: Sıklıkla kadın veya erkek. Ama kendini atanmış cinsiyetinle özdeşleştirip özdeşleştirmeyeceğin, bunu ne şekilde yapacağın, çok farklı şekillerde gerçekleşebilir. Bundan ötürü de, farklı cinsiyetler ve cinsiyeti tarif etmekte kullanılabilecek terimler vardır:

  • cis*: Bu terimle, dışarıdan atanmış cinsiyetini kendine uygun bulduğunu ve bunu kendinle özdeşleştirdiğini ifade etmiş olursun.
  • trans*: Bu terim ile dışarıdan atanan cinsiyetin sana uygun olmadığını, kendini onunla özdeşleştirmediğini ifade edebilirsin.
  • inter*: Bu terim, dışarıdan atanan cinsiyetin net olmadığı anlamına gelir. Bu durumda buna çeşitli denir.
  • non-binary*: Bu kavramla, kendini (sadece veya her zaman) kadın veya erkek olarak tanımlamadığını belirtebilirsin.

Bunlar, cinsiyetleri tanımlamak için kullanılan terimlerden sadece birkaçı. Kendine uygun terim burada yoksa bu da sorun değil, çünkü cinsiyet, her bireyin kendisi kadar kişiye özeldir. Yani gönül rahatlığıyla kendi algını en iyi ifade eden terimi kullanabilir ya da yenisini yaratabilirsin. Ya da belirli bir sınıflandırmaya sokulmayı istemiyorsan, her türlü »etiketten« tümüyle uzak da durabilirsin. Bu da tamamıyla uygundur.

Cinsiyet, sadece kişiye bakılarak anlaşılmaz. En fazla tahmin edilebilir. Bu tahmin yanlış da olabilir ve diğer insanları istemeden de olsa kırabilir. Bu yüzden de dil önemlidir. Bu, karşınızdaki kişiye saygı duyduğunu ve onu olduğu gibi kabul ettiğini gösterir; cinsiyet açısından da.

Bunda hitap şekli ve kullanılan zamir bile önemli bir rol oynar. Çünkü bir kişinin cinsiyeti isminden ya da görünüşünden anlaşılamaz! Birçok durumda varsayımında haklı olabilirsin; ancak her zaman değil. Ve insanlar kendilerini özdeşleştirmedikleri bir cinsiyete istememelerine rağmen atanmamaları için, istedikleri hitap şeklini en başta belirtirler. İster cis*, trans*, inter* veya non-binary* ol, ister kimliğini belirtmek isteme, bir zamir kullanmak başkalarının sana doğru hitap etmesini ve diğer insanlarla iletişim kurmanı kolaylaştırır.

Dönüşüm tedavisi

Dönüşüm tedavisi olarak da adlandırılan dönüşüm terapileri, bir kişinin cinsel yönelimini veya cinsiyet kimliğini değiştirmek veya bastırmak için tasarlanmış »tekliflerdir«. Seni etkilemek için tasarlanmış bu sözde terapiler, birbirlerinden çok farklı görünebilir ve adlandırılabilir: Bu bazen iyi niyetli bir kitap tavsiyesi, sözde bir uzmanla yapılan bir sohbet, din adamlarıyla ve sözde »iyileşmiş« kişilerle yapılacak bir grup toplantısı olabilir. Bu sözde terapileri sunanlar genellikle kulağa daha hoş gelen isimler kullanırlar, örneğin »Aynı Cinsiyete Eğilim Duyanlar İçin Özyardım« gibi.

Ama bu tekliflerin adı ne olursa olsun ve nasıl görünürse görünsün: Hepsi de gereksiz ve tehlikelidir. Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği bilinçli olarak etkilenemez ve değiştirilemez; hele dışarıdan hiç mümkün değildir. Zaten sen hasta olmadığına göre, bu sözde terapi girişimleri elbette gereksizdir. Bu tür sahte terapiler kaygılara ve depresyonlara, hatta intihara bile neden olabilir. Bu yüzden dönüşüm terapileri son derece tehlikelidir ve 2020 yılından bu yana Almanya'da gençlere uygulanması yasaktır.

Seni desteklemek ve dönüşüm terapilerinden korunabilmeni sağlamak için, konuyla ilgili bilmen gereken her şeyi LIEBESLEBEN'de bir araya getirdik. Çevrimiçi Danışmanlık Hizmeti, bölgende nereden yardım alabileceğini de söyler.

Evet! Almanya'da, bir kişinin cinsel yönelimini veya cinsiyet kimliğini değiştirmeyi veya bastırmayı amaçlayan »terapilerin« gençlere uygulanması yasaktır. Bunun da iyi bir nedeni de var, çünkü bu tür sözde terapiler etkisiz ve tehlikelidir. Haziran 2020'den bu yana Almanya'da Dönüşüm Terapilerine Karşı Koruma Yasası yürürlüktedir. Bu yasa, 18 yaşın altındaki gençlere dönüşüm terapisi uygulanmasını ya da bu tür sahte tedavilerin önerilmesini yasaklamaktadır. Ayrıca aracılık ve reklam yapmak da yasaktır.

Dönüşüm terapileri yetişkinler üzerinde ancak daha önce bu tür bir »tedaviye« rıza göstermiş olmaları halinde uygulanabilir. Ancak bu durum yalnızca yetişkinin rızasının »irade eksikliği« olarak adlandırılan bir duruma tabi olmaması halinde geçerlidir. Örneğin, bu sözde »terapiyi« uygulayacak olan kişi, yetişkini önceden dönüşüm terapilerinin etkisiz ve çok tehlikeli olduğu konusunda bilgilendirmemişse, bir irade eksikliği mevcuttur. Seni cinsel yönelimin veya cinsiyet kimliğin temelinde ayrımcılığa karşı koruyan başka yasalar da vardır. Örneğin, Genel Eşit Muamele Yasası (AGG). Ceza hukuku da seni korur: Almanya'da bedensel yaralama, zorlama ve onurun zedelenmesi - zarar gören kişi kaç yaşında olursa olsun - yasaktır.

Dönüşüm terapilerinin ortak noktası, kesinlikle etkili olmamalarıdır. Bir insanın cinsel yönelimi ve cinsiyet kimliği bilinçli olarak etkilenemez ve değiştirilemez; hele dışarıdan hiç mümkün değildir. Bu yüzden dönüşüm terapileri her zaman etkisiz ve sahtedir. Bu tür sahte terapilerin bilimsel arka planları yoktur. Tam tersine: Alman Tabipler Birliği veya Dünya Tabipler Birliği gibi birçok meslek kuruluşu gibi, uzmanların ezici çoğunluğu da dönüşüm terapilerine karşı uyarıda bulunuyor. 

Ancak dönüşüm terapilerinin tehlikeli olduğu ve insanları hasta edebileceği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bu sözde terapilerle, genellikle gizli bir baskı uygulanmaktadır. Bu da insanların kendilerini »normal« olarak algılamamalarına ve aslında kendilerini değiştirmeleri (ya da başkalarının bunu yapmalarına izin vermeleri) gerektiğine inanmalarına yol açabilir. Ortaya çıkan stres ve olumsuz duygular sağlığına zarar verebilir ve örneğin depresyon şeklinde seni hasta edebilir. Bazen dönüşüm terapileri intihara bile yol açabilir. Bu nedenle, dönüşüm terapilerini zamanında fark etmen ve kendini iyi hissetmiyorsan yardım alman önemlidir. LIEBESLEBEN'in Danışmanlık Hizmeti, seni bu konuda destekler.

© 2024 Bundeszentrale für gesundheitliche Aufklärung